Haydi eski ama iyi bir konusu olan yazımızı tekrar edelim:
Benim bloğun müdavimleri bilir burada genelde caz, klasik ve rock tarzlarında sanatçı ve albümleri LP olarak ve nadiren CD olarak tanıtmaya çalışmaktayım.
Fakat, kaliteli olan alt yapısı sıkı olan müzik, dinlenilesi müziktir inancım vardır ve tabii dir ki pop ya da disko tarzda da iyi olan sanatçı ve gruplar arşivimde bulunur zevkle dinlerim.
Diyeceksiniz ki bu giriş neden yapıldı şimdi, nedeni çok basit pop müzüiğin gelmiş geçmiş en büyük ismini, Michael Jackson'u henüz ebedi hayatına uğurladık. Aslında ileriki aylarda onun hakkında tanıtımlar yapmak istiyordum ama ani vefatıyla şu an biraz ondan bahsetmek ve efsaneleşen Thriller albümünden biraz sizler bahsetmek istedim; hey gidi hey o albüm hayatımın çok sevdiğim bir dönemini simgeler her zaman.....
MJ sahip olduğu ses ve dans yeteneği, kısa zamanda fark edildi. Henüz yaşı küçük olmasına rağmen, özellikle solo şarkılardaki performansı nedeniyle, 1964'te, diğer kardeşi Marlon'la birlikte The Jackson's Brothers gruba dahil edildi. Artık beş üyeden oluşan kardeşler, grubun adını "The Jackson 5" olarak değiştirdi. Grup dönemin en ünlü R&B plak şirketi Motown'ın kurucusu Berry Gordy'nin dikkatini çekti. 1968'te Motown'la imzaladıkları sözleşmeden sonra grubun yıldızı hızla parlamaya başladı. Söz konusu şirketten Suzanne de Passe’ın menajerliğinde çıkan ilk dört tekli, "I Want You Back", "ABC", "The Love You Save", "I'll Be There" listelerde bir numaraya oturdu. The Jackson 5, 70'lerin başında zenci pop ve soul vokal gruplarının dünya çapında bir numaralı temsilcisi haline gelmişti. Michael Jackson ise, bu yeni müzik tarzını kendi içerisinde, dansıyla birlikte harmanlayarak, özgün bir tarza dönüştürecek, kendi kulvarında yalnız koşacaktı.
Böylece 1979'da, ünlü şarkıcının ilk bağımsız solo albümü olan "Off the Wall", Jones'un prodüktörlüğünde Epic Records'tan çıktı. "Don't Stop 'Til You Get Enough", "She's Out Of My Life", "Off The Wall", "Rock With You" gibi dünya çapında ses getiren birçok hit parçayı içinde barındıran bu albüm, inanılmaz satış rakamlarına ulaşarak, Michael'ı pop müzik ve eğlence dünyasının idolü haline getirecek; sanatçıya ilk önemli ödüllerini kazandırmaya başlayacaktı. Bu albüm benimde çok beğendiğim ama henüz LP olarak kolleksiyonumda yer almayan ve tavsiye ettiğin bir albümdür. 1980 yılında, American Music Awards tarafından 3 dalda ödüle layık görülen albüm (En İyi Soul/R&B Albümü - Off the Wall, En İyi Soul/R&B Erkek Şarkıcı, En İyi Soul/R&B Şarkı - Don't Stop 'Til You Get Enough), birçok liste başarı ödülünün de sahibi oldu. Aynı yılın Şubat ayına gelindiğinde, Michael yine "Don't Stop 'Til You Get Enough"la "En İyi R&B Erkek Vokal" dalında ilk Grammy ödülünü aldı.
Bir caz müzisyeni olan Jones'un, albümdeki parçalarda bu müzik türünü altyapıya yerleştirmesi doğal karşılanırken, bununla yetinilmeyip disco ve funky tarzı ritimlere de yer vermiş olması, sadece Michael'e özgü yeni bir müzik türünün ortaya çıkmasına neden oldu. Elbette bu da, Jackson'a benzersiz ve evrensel bir ün getirdi. İlk olarak yakın arkadaşı, Elizabeth Taylor tarafından kendisine atfedilen ve sonraları yaygın bir ifade şeklini alan "pop idolü" benzetmesi, özellikle bu dönemlerde anılmaya başlandı.
İlk solo albümünün getirdiği başarıların yanı sıra, Jackson kardeşlerle de çalışmaya devam eden Michael, 1980'de grupla birlikte "Triumph" albümünü çıkardı. Bestelediği şarkılar ve bunlara yazdığı sözlerle Triumph'a damgasını vuran yine Michael oldu. "Can You Feel It"e çekilen farklı klip de büyük ses getirdi ve sanatçının dans yeteneği milyonlarca müziksever tarafından yansındı.
1982'de ise, ünlü pop yıldızına, En İyi Çocuk Albümü dalında Grammy ödülü kazandıracak olan E.T. (Extra-Terrestrial) filminin orijinal soundrack'i "Someone in the Dark" şarkısını seslendirdi.
1982 yılı, ünlü pop yıldızı için neredeyse bir dönüm noktası oldu. Jackson'ı hemen hemen bugün bulunduğu noktaya getiren ve efsaneleştiren albüm, "Thriller", Epic Records'tan yine Quincy Jones prodüktörlüğünde müzikseverlerin beğenisine sunuldu.
Genellikle arka arkaya, tekli halinde piyasaya sürülen albümün "Wanna Be Startin' Somethin'", "Billie Jean", "Beat It"i de içeren her şarkısı hit oldu ve müzik tarihinde tüm zamanların en yüksek satış rakamına ulaşarak rekor kırdı. Jackson, ve Quincy Jones 300 şarkı üzerinde çalıştı, ancak bunların sadece dokuzu albüme dahil edildi. Albüm, 1982 yılının Nisan ve Kasım ayları arasında kaydedildi. Albüm için 750,000 Amerikan Doları bütçe ayrıldı ve Toto gibi gruplar da yapımda yardımcı oldu.
Jackson, albümdeki şarkılardan Billie Jean, Beat It, The Girl Is Mine ve Wanna Be Startin Something'i kendisi yazdı.[1 Birçok diğer sanatçıdan farklı olarak, Jackson, şarkı sözlerini kâğıda değil, ses kayıt cihazına kaydetti. Jackson, kayıt sırasında devamlı olarak dans figürleri üzerinde çalıştığı için, şarkıcı ve yapımcısı Jones'un arasında gerginlikler yaşandı. Albümün dokuz şarkısı bittiğinde, hem Jackson hem de Jones, şarkılardan memnun olmadı ve her biri için birer hafta harcamak pahasına parçaları yeniden düzenlediler.
Jones, Billie Jean adlı eserin albüme konulmamasını istedi. Jackson yapımcısının bu isteğini reddetti ve ona şarkıyı albümüne koymaya karar verdiğini açıkladı. Eserin yapım aşamasında, Jones, Thriller'ın önceki albümün başarısını geçemeyeceğini beyan etti ve bunun karşılığında Jackson da yapımcısını albümü yayınlamamakla tehdit etti. Bir röportajında, Jackson, albümdeki her şarkının bir katil olmasını istediğini ve kayıt aşamasında bu amaç için çaba harcadığını söyleyerek: "Neden hiç kimse sanatsal şarkıları sevmez?" şeklinde bir soru yöneltmiştir. Yapım ekibinin Billie Jean'in yayınlanmasını istememesine ve parçanın çok kişisel bir şarkı olduğunu öne sürmesine rağmen, eser, Jackson'ın ısrarları üzerine albüme dahil edildi.
Allmusic dergisinden 145 Steve Huey, albümün, önceki albümün sınırlarını zorladığını açıkladı ve albümdeki rock şarkılarının çok daha kızgın, balladların ise çok daha ruh sahibi olduğunu belirtti. Albümdeki belirgin ballad şarkılar "Lady in My Life", "The Girl Is Mine" ve "Human Nature" olurken, "Billie Jean" ve "Wanna Be Starting Something'" gibi funk şarkılar da dikkat çekti. "Beat It" bir rock şarkısı olarak nam salarken, "Baby Be Mine" ve "P.Y.T. (Pretty Young Thing)" gibi disko şarkılar da albümde yerini aldı. Şarkılardan "Wanna Be Startin' Somethin'", önceki albüm Off the Wall'ın tarzındaydı. Şarkıda Swahili dilinden vokaller ve korolar yer almaktadır. Bu korolar şarkının ve albümün sembolü olarak bilinmektedir. Albümdeki Paul McCartney düeti "The Girl Is Mine", konuşmalar içeren bir tür âşık atışmasını andırmaktadır.
Albümle aynı ismi taşıyan "Thriller" adlı şarkının, gerek önceki, gerekse seksenlerdeki pop müzik şarkılarına göre çok daha postmodern olduğu öne sürülmektedir. Şarkıda, ayak sesleri, kurt uluması, kapı gıcırtısı ve gök gürültüsü gibi sesler kullanılarak teknoloji ötesi, paranoya ile örülü bir müzik elde edilmiştir. Bu şarkıyla beraber, Jackson, kendine paranoyalarla örülü karanlık ve ağır bir görüntü vermiştir.
"Beat It", içerdiği rock unsurlarıyla, Michael Jackson'ı uluslararası müzik açısından önemli kılmıştı. Sokaktaki gangster şiddetine karşı gelen sözleri ve gitar soloları, şarkının önemli özellikleridir. Şarkı, baştan sona, erkekliğin şiddetle kanıtlanamayacağını ve erkek olmak için ölmek gerektiği inancının asılsız olduğunu savunmaktadır
"Billie Jean" Jackson'ın asılsız gayrımeşru çocuk yakıştırmalarına karşı olarak yazılmış olan şarkıdır, albümün yayınlanmasından önce albümden çıkarılmak istenmiştir. Ancak Jackson'ın ısrarlarıyla sonunda yayınlanan şarkı, albümü zirveye oturttuğu gibi, birçok ülke listesinde 1 numarayı görmüştür. Şarkıdaki bas riffleri çoğu eleştirmen tarafından olumlu karşılanmış, funk ögeleri ise şarkıyı bir seksenler simgesi haline getirmiştir. Jackson'ın kaba kuvvet içerikli sokak kültürüne karşı yazılmış olan şarkısı Beat It. Parçadaki gitar soloları şarkıyı tüm zamanların en iyi rock şarkıları arasına soktuğu gibi, uluslararası bir başarı kazanmıştır. Şarkı, klibiyle de büyük bir ilgi görmüştür.
1984 yılında yayınlanmasıyla albümü tekrar zirveye ulaştıran şarkının klibi Grammy ödülüne layık görülmüştür. Thriller, günümüzde halen bir seksenler simgesi olarak anılmakta, klipteki koreografiler onlarca sanatçı tarafından kopya edilmektedir.
Allmusic dergisinde, Jackson'ın albümdeki ses genişliği hakkında "göz kamaştırıcı yetenek" ve "ortalamanın çok üstünde" şeklinde yorumlar yer almıştır. Rolling Stone dergisi ise Jackson'ın yetmişlerden beri sesinin ilk defa "yetişkin gibi" çıktığını ve ses genişliğinin dinlemeye değer olduğu yorumunu yapmıştır
Şarkıların yanı sıra, dört hit parça için kısa film tadında çekilen, güçlü ve geniş bütçeli prodüksiyon gerektiren ilginç klipler de büyük yankı uyandırdı. MTV, Billie Jean'le, ilk defa zenci bir şarkıcının video klibini yayınlamış oldu. Fantastik bir konuyla kurgulanmış ve danslarla görsel bir şölene dönüştürülmüş Thriller şarkısının 13 dakikalık klibi ise, patlama yaptı ve gelen talepler üzerine VHS formatında piyasaya sunularak, yine ulaşılamayacak bir satış rekoruna imza attı.
Klipte Michael'in sergilediği özgün dans kareografileri, birçok gence ilham kaynağı oldu. Özellikle Jackson kardeşler olarak katıldıkları Motown'ın 25.kuruluş yıldönümünde, Billie Jean'i seslendirirken sergilediği moonwalk denilen ayak kaydırma hareketi, Jackson'ın imzasıyla tarihe geçti.
37 hafta zirvede kalan ve Billboard albüm listesinde 122 hafta geçiren Thriller, elbette birçok ödülü de beraberinde getirdi. 1984 yılında, 12 dalda aday gösterildiği Grammy den 8 ödülle ayrılan Jackson, bir gecede en çok ödül alan sanatçı ünvanını, 2000 yılında Carlos Santanaegale edene kadar elinde tutmayı başardı (Ödüllerin yedisi Thriller'a giderken, biri de, 1982'de seslendirdiği "Someone in the Dark"a verildi).
Albüm aynı yıl, 8 Amerikan Müzik Ödülü, 4 Amerikan Video Ödülü, 3 MTV Video Müzik Ödülü ve Üstün Başarı Ödülü almaya hak kazandı.
1984'te, Thriller rüyası devam ederken, kardeşleriyle tekrar biraraya gelerek "Victory" albümünü çıkardılar.
Bu albümde de Michael tarafından yazılmış ve bestelenmiş hit parçalar bulunuyordu. Jackson kardeşlerin en başarılı albümü olan Victory için 5 aylık uluslararası dev bir turne düzenlendi.
Jackson ileriki yıllarda, ünlü bir dünya starı olarak, çok daha fazla ses getirecek sosyal sorumluluk ve insani yardım projelerini hayata geçirecekti.
Bunlardan en önemlisi, USA For Africa kampanyası çerçevesinde, özellikle Doğu Afrika'da açlık sınırında ve yardıma muhtaç bir şekilde yaşayan insanlar için, Lionel Richie ile birlikte yazdığı "We Are the World" parçasıydı.
Dünya çapında en çok satış rakamına sahip tekli olma özelliğini hala taşıyan şarkı, Stevie Wonder, Tina Turner, Diana Ross, Ray Charles, Cindy Lauper, Bob Dylan, Bruce Springsteen gibi ünlülerin de aralarında bulunduğu 40'dan fazla popüler sanatçı tarafından seslendirildi. Bu başarının ardından, We Are The World'le Richie ve Jackson, Yılın Şarkısı dalında Grammy Ödülü'nü almaya hak kazandı.
Jackson ileriki yıllarda, ünlü bir dünya starı olarak, çok daha fazla ses getirecek sosyal sorumluluk ve insani yardım projelerini hayata geçirecekti.
Bunlardan en önemlisi, USA For Africa kampanyası çerçevesinde, özellikle Doğu Afrika'da açlık sınırında ve yardıma muhtaç bir şekilde yaşayan insanlar için, Lionel Richie ile birlikte yazdığı "We Are the World" parçasıydı.
Dünya çapında en çok satış rakamına sahip tekli olma özelliğini hala taşıyan şarkı, Stevie Wonder, Tina Turner, Diana Ross, Ray Charles, Cindy Lauper, Bob Dylan, Bruce Springsteen gibi ünlülerin de aralarında bulunduğu 40'dan fazla popüler sanatçı tarafından seslendirildi. Bu başarının ardından, We Are The World'le Richie ve Jackson, Yılın Şarkısı dalında Grammy Ödülü'nü almaya hak kazandı.
1985 yılı yıldız şarkıcı için yalnızca övgülerle geçmedi. Jackson, içinde birçok ünlü sanatçı tarafından seslendirilmiş parçanın yanı sıra, özellikle Beatles'a ait 200'den fazla şarkının telif hakkını bulunduran ATV Müzik'in en büyük hissesini satın alarak, birçok tartışmaya neden oldu. En sert tepki de müzayedeyi düzenleyen yakın arkadaşı, söz yazarı Paul McCartney'den geldi. Bu olay, dostluklarının ve bilhassa ortak söz yazarlığı çalışmalarının sonu oldu.
1987'de , "Bad" albümüyle müzikseverlerin karşısına çıktı. Quincy Jones'un yapımcılığını üstlendiği son Michael Jackson albümüydü ve yine Epic Records etiketi taşıyordu. Satış rakamları sanatçının beklentisinin altında olsa da -yaklaşık 30 milyon adet-, "I Just Can't Stop Loving You", "Bad", "The Way You Make Me Feel", "Man in the Mirror" ve "Dirty Diana" gibi tekliler listelerde aynı anda bir numaraya oturarak bir ilke imza attı.[ 2008 itibariyle, albümü 30 milyon kopya, ABD'de sekiz milyon gönderileri de dahil olmak üzere dünya çapında satılmaktadır.
1987'de , "Bad" albümüyle müzikseverlerin karşısına çıktı. Quincy Jones'un yapımcılığını üstlendiği son Michael Jackson albümüydü ve yine Epic Records etiketi taşıyordu. Satış rakamları sanatçının beklentisinin altında olsa da -yaklaşık 30 milyon adet-, "I Just Can't Stop Loving You", "Bad", "The Way You Make Me Feel", "Man in the Mirror" ve "Dirty Diana" gibi tekliler listelerde aynı anda bir numaraya oturarak bir ilke imza attı.[ 2008 itibariyle, albümü 30 milyon kopya, ABD'de sekiz milyon gönderileri de dahil olmak üzere dünya çapında satılmaktadır.
Bad şarkısına, Martin Scorsese yönetmenliğinde 18 dakikalık, yine kısa film niteliğinde bir klip çekildi. Ancak klipteki yeni Michael Jackson görüntüsü, neredeyse şarkıdan daha çok konuşulur hale geldi. Çünkü ünlü şarkıcının hem yüzünde, hem de ten renginde çok belirgin ve şaşırtıcı değişiklikler vardı. Medya, sanatçının, zenci olmaktan utandığı için ten rengini beyazlatmaya çalıştığı, burun estetiği, alın kaldırma ve dudak inceltme operasyonu gibi birçok ameliyat geçirdiği iddialarını ortaya attı.
Ancak ünlü şarkıcı, 1988 yılında kendi yazmış olduğu Moonwalk adlı otobiyografisinde, sadece iki tane estetik operasyon yaptırdığını ve çenesindeki yaralardan dolayı da cildi için cerrahi işlem uygulandığını yazdı. Bad'in klibi de tüm bu sansasyonlara rağmen, oldukça iyi bir satış rakamına ulaştı.
Jerry Kramer ve Colin Chilvers tarafından yönetilen; Kellie Parker, Sean Lennon ve Brandon Adams'ın Jackson'a eşlik ettiği "Moonwalker" adlı müzikal film, 1988 yılında gösterime girdi ve izleyiciler tarafından büyük ilgi gördü. Filmin VHS sürümü bir milyon satış adediyle yeni bir rekora imza attı. Artık yıldız sanatçı, pop,rock ve soul müziğinin kralı ilan edilecek ve Elvis Presley, Beatles, Frank Sinatra gibi dünya çapında üne kavuşarak zirveye oturmuş bir idol haline gelecekti.
Jerry Kramer ve Colin Chilvers tarafından yönetilen; Kellie Parker, Sean Lennon ve Brandon Adams'ın Jackson'a eşlik ettiği "Moonwalker" adlı müzikal film, 1988 yılında gösterime girdi ve izleyiciler tarafından büyük ilgi gördü. Filmin VHS sürümü bir milyon satış adediyle yeni bir rekora imza attı. Artık yıldız sanatçı, pop,rock ve soul müziğinin kralı ilan edilecek ve Elvis Presley, Beatles, Frank Sinatra gibi dünya çapında üne kavuşarak zirveye oturmuş bir idol haline gelecekti.
Filmin başarısından sonra, paparazzilerden ve hakkında türetilen dedikodulardan bunalan Michael, Hayvenhurst'te ailesiyle birlikte yaşadığı evi terk ederek, 2700 dönümlük dev bir alana kurulu Neverland çiftliğini satın aldı ve orada gözlerden uzak yaşamaya başladı. Çok küçük yaşta hayata atılmak zorunda kaldığı için, özlemini kurduğu çocukluk günlerini yaşayabilmek adına, lunaparktan hayvanat bahçesine, büyükçe bir göle kadar kendine apayrı bir dünya kurdu bu çiftlikte.
1991'de, Jackson, müzik şirketini değiştirerek astronomik bir rakamla Sony'le sözleşme imzaladı. 15 yıllık bir sürece ve altı albüm ile bir film çalışmasına dayanan kontrat, Michael'e sağladığı ekonomik getiriyle, adından çok söz ettirdi. Aynı yılın Kasım ayında, sanatçının yeni albümü "Dangerous" piyasaya çıktı. Albümün hit parçası olan "Black Or White"a John Landis yönetmenliğinde çekilen klip, olay yarattı. Klip, şiddet ,cinsellik ve ırkçılık gibi öğelere gönderme yapıyor; özellikle sonlarına doğru görülen bazı sahnelerle şimşekleri üzerine çekiyordu. Sözkonusu klibin, medya ve kamuoyunda yarattığı tartışmalar nedeniyle, Jackson bir basın bülteni yayınlayarak üzüntüsünü ifade etti ve ihtilafa konu olan bölümleri kaldırttı. Bu sansasyonlara rağmen, "Remember The Time", "In The Closet", "Jam" gibi hit parçalar daha çıkaran albüm, 17 milyonluk bir satış rakamına ulaştı. Sanatçının çıktığı ikinci dünya turnesi, hemen her ülkenin basın-yayın organları tarafından birebir takip edildi.
Jackson, "History: Past, Present And Future" adlı yeni albümününün birinci bölümünü, 1995'in Haziran ayında çıkardı. History Begins, albüm serisinin başlangıcıydı ve cover'lanmış 15 eski hit parçadan oluşuyordu. Serinin ikinci bölümü, History Continues ise, 15 yeni parçayla piyasaya sürülmüştü.
Jackson, "History: Past, Present And Future" adlı yeni albümününün birinci bölümünü, 1995'in Haziran ayında çıkardı. History Begins, albüm serisinin başlangıcıydı ve cover'lanmış 15 eski hit parçadan oluşuyordu. Serinin ikinci bölümü, History Continues ise, 15 yeni parçayla piyasaya sürülmüştü.
İlk albümün ilk teklisi, büyük liste başarısı sağlayan "Scream" oldu. Kızkardeşi Janet Jackson'la birlikte seslendirdiği bu parçaya çekilen klip ise, tüm zamanların en pahalı videosu oldu. Jackson, yarım şirket sahipliğini korunur gibi hatta daha fazla şarkı için haklarını açık $ 95 milyon kazandı.
Jackson kardeşler "Scream"le, MTV Video Müzik Ödülleri gecesinden, farklı kategorilerde 3 ayrı ödülle ayrıldı. Anti-Semitik ifadeler içerdiği için Yahudi toplumunun tepkisini çeken "They Don't Care About Us" şarkısı, History albümünden çıkan dördüncü tekli oldu. Parçanın anti-semitik sözleri, sonraki düzenlemelerde sound'a uygun bir şekilde değiştirildi. Bu arada Michael; Elvis Presley'in kızı olan Lisa Marie Presley ile evlendi. Ancak evlilik 18 ay gibi kısa bir zaman sürdü.
Albümün başarısı üzerine 1996'da yine dünya turnesine çıkan Michael, henüz konserler devam ederken Deborah Jeanne Rowe ile evlendi. Ancak bu evliliğini de sürdüremeyen Jackson ile Rowe, 1999 yılında olaylı bir şekilde boşandı.
Albümün başarısı üzerine 1996'da yine dünya turnesine çıkan Michael, henüz konserler devam ederken Deborah Jeanne Rowe ile evlendi. Ancak bu evliliğini de sürdüremeyen Jackson ile Rowe, 1999 yılında olaylı bir şekilde boşandı.
1996'da Brit Ödülleri gecesinde, "Earth Song" adlı parçasını, beyazlara bürünmüş ve çevresini sarmış birçok küçük çocukla seslendiren Jackson, iki ağaç arasında kollarını açtığı figürü nedeniyle, kendisini Mesih gibi gördüğü iddiaları ile karşı karşıya kaldı.
1997 yılına gelindiğinde, ünlü pop şarkıcısı, History albümünün hit parçalarının remix'lerinden oluşan "Blood On The Dance Floor Hitory in the Mix" i piyasaya çıkardı. Albümün çıkış parçası "Blood On The Dance Floor", "Is It Scary" ve "Ghosts" büyük ilgi gördü ve iyi bir liste başarısı kazandı.Michael, bu albümünü, büyük yardımını gördüğü Elton John'a ithaf etti. "Is It Scary" ve "Ghosts"a, Jackson ile Stephen King tarafından yazılan, Stan Winston tarafından yönetilen 35 dakikalık bir klip çekildi. Halen dünyanın en uzun müzik videosu olma özelliğini koruyan klip, yine uluslararası bir başarı kazandı.
2001'de Jackson, 13 ülkenin pop müzik listesinde bir numaraya oturacak olan "Invincible"'ı çıkardı. "You Rock My World", "Cry" ve "Butterflies" gibi hit teklilerle piyasalarda fırtına gibi esti. Ancak, albüm çıkmadan önce, ünlü yıldızın, Sony Müzik'in sahibi Tommy Mottola'yı, süresi dolmak üzere olan kontratlarını yenilemeyeceği doğrultusunda uyarmasına rağmen, Jackson'la şirketin arası açıldı
Yasal prosedürler nedeniyle, albümle ilgili tüm promosyonlar ve tekli satışları iptal edildi. Mottola'nın, Afrika kökenli Amerikan sanatçılara saygısız davrandığını ve hakaret içerikli konuşmalar yaptığını iddia eden Michael, şirketin zenci artistleri çıkarları doğrultusunda kullandığı yönünde bir açıklama yaptı. Sony ise, sanatçının iddialarında doğruluk payı olmadığını savundu.
2008 Şubat ayında Michael Jackson Thriller albümünün 25. yılı şerefine Thriller 25'i yayımladı. Thriller 25, Amerika'da 2, Birleşik Krallık'ta 3. sıraya ulaştı.
2009 Mart ayında Londra'da yaptığı basın açıklamasında Michael Jackson, Londra'da 8 Temmuz itibari ile 50 konser vereceğini açıkladı fakat santçının bu geri dönüş konserler serisine başlamaya ömrü vefa etmedi....
2009 Mart ayında Londra'da yaptığı basın açıklamasında Michael Jackson, Londra'da 8 Temmuz itibari ile 50 konser vereceğini açıkladı fakat santçının bu geri dönüş konserler serisine başlamaya ömrü vefa etmedi....
Thriller Parçalar:
"Wanna Be Starting Someting'" - 6:02 "Baby Be Mine" - 4:20 "The Girl Is Mine" - 3:42 "Thriller" - 5:57 "Beat It" - 4:17 "Billie Jean - 4:57 "Human Nature" - 4:05 "P.Y.T. (Pretty Young Thing)" - 3:58 "The Lady in My Life" - 4:12
Müzisyenler:
Brian Banks – Klavye, synthesizer, programlama
Müzisyenler:
Brian Banks – Klavye, synthesizer, programlama
Michael Boddicker – Klavye, synthesizer
Leon 'Ndugu' Chancler – Vurmalılar
Paulinho Da Costa – Perküsyon
David Foster – Klavye, synthesizer
Gary Grant – Trompet ve flügelhorn
Eddie Van Halen - Gitar
Jerry Hey – Trompet ve flügelhorn
Michael Jackson – Yan-yapımcı, ana vokal, vurmalılar
Paul Jackson – Gitar
Louis Johnson – Bas gitar
Quincy Jones – Yapımcı
Steve Lukather – Gitar, Bas gitar
Anthony Marinelli – Synthesizer, programlama
David Paich – Klavye, synthesizer, programlama
Dean Parks – Gitar
Greg Phillinganes – Klavye, synthesizer, programlama
Jeff Porcaro – Vurmalılar, üflemeli ve yaylılar
Steve Porcaro – Klavye, synthesizer, programlama
Bill Reichenbach – Trombon
Bruce Swedien – Kayıt, düzenleme
Rod Temperton – Synthesizer, programlama
David Williams – Gitar Larry Williams – Saksafon ve flüt
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder